Türk savunma sanayisinin gelişiminde önemli bir kilometre taşı olan HÜRJET projesi, Türk Havacılık ve Uzay Sanayii (TUSAŞ) tarafından yürütülmekte ve Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı (SSB) koordinasyonunda hayata geçirilmektedir. 2017 yılında başlayan çalışmaların ardından HÜRJET’in 25 Nisan 2023’te gerçekleştirdiği ilk uçuş, projenin başarılı ilerleyişini göstermektedir.
HÜRJET’in Başarılı Uçuş Performansı ve Hedefleri
HÜRJET, gökyüzüyle buluşmasının ardından 43 başarılı uçuş gerçekleştirmiş ve çeşitli testlerden başarıyla geçmiştir. Uçağın hedefi, ilk teslimatı 2025 yılında gerçekleştirmek ve seri üretimle ayda 2 HÜRJET üretmektir. Türk Havacılık ve Uzay Sanayii, HÜRJET için ayda 2 uçağın üretim kapasitesine ulaşmayı hedeflemektedir.
HÜRJET’in Yetenekleri ve İleri Test Süreçleri
HÜRJET’in testlerinde hava aracının farklı fonksiyonlarını yerine getirme yetenekleri doğrulanmıştır. Uçağın hız ve irtifa performansını artırmak amacıyla gerçekleştirilen testlerle ses hızının üzerine çıkması hedeflenmektedir. Ayrıca, çift kokpitli yapıda kol uçuşları ve pas geçme testleri gibi operasyonel değerlendirmeler de başarıyla tamamlanmıştır.
- HÜRJET’in ilerleyen süreçte ses hızının üzerinde testler gerçekleştirmesi planlanmaktadır.
- Seri üretimine başlanan HÜRJET’in, Türk Hava Kuvvetleri’ne 2025 yılında ilk teslimatının yapılması planlanmaktadır.
HÜRJET’in Özellikleri ve Görevleri
HÜRJET, tek motorlu ve tandem kokpitli bir yapıya sahip olup, modern savaş uçağı eğitiminde kritik rol oynamak üzere tasarlanmıştır. Uçak, harbe hazırlık geçiş eğitimi, hava devriyesi ve akrobatik gösteri gibi çeşitli görevleri yerine getirebilecek şekilde tasarlanmıştır. Ayrıca, farklı faydalı yükler taşıyabilme kapasitesine sahip olan HÜRJET, Türk Hava Kuvvetleri’nin ihtiyaçlarına cevap verecek şekilde tasarlanmıştır.
HÜRJET ve Türk Yıldızları İşbirliği
HÜRJET, Türk Yıldızları ile gerçekleştirdiği tarihi uçuşla dikkatleri üzerine çekmiştir. Türk Yıldızları ile kol uçuşu gerçekleştiren HÜRJET, Türk Hava Kuvvetleri’nin akrobasi timiyle uyum içinde çalışabileceğini göstermiştir. Bu işbirliği, Türk savunma sanayisinin geleceğe güvenle bakmasını sağlamıştır.
