Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği (IATA) tarafından İstanbul’da düzenlenen Dünya Finansal Sempozyumunda açıklanan 2025 Küresel Yolcu Araştırması, dijital dönüşümün havacılık sektöründe yolcu tercihlerini hızla değiştirdiğini ortaya koydu.
Akıllı telefonlar ve biyometri öne çıkıyor
IATA raporuna göre, seyahat deneyimini yeniden tanımlayan iki temel unsur dikkat çekiyor: akıllı telefonlar ve biyometrik kimlik teknolojisi.
Yolcuların %78’i dijital pasaport, sadakat kartı ve dijital cüzdanı birleştiren mobil çözümler talep ediyor. 25 yaş altı yolcularda bu oran %87’ye ulaşıyor.
Dijital cüzdan kullanımı hızla artıyor
Kart ödemeleri hâlâ baskın olsa da, dijital cüzdanların yükselişi dikkat çekiyor.
2024’te kredi kartı kullanım oranı %79 iken 2025’te %72’ye, dijital cüzdan tercihi %21’den %28’e yükseldi.
Anlık ödeme oranı da %6’dan %8’e çıktı.
IATA, dijital ödeme yöntemlerinin “seyahat ekonomisinin yeni standardı” haline geldiğini belirtti.
Rezervasyonlarda mobil uygulama dönemi
Yolcuların %73’ü uçuşlarını çevrimiçi olarak rezerve ediyor.
Rezervasyonların yarısı havayolu web siteleri ve uygulamalarından yapılırken, mobil uygulamaların payı %16’dan %19’a çıktı.
Gen Z (Z Kuşağı) yolcular arasında mobil rezervasyon oranı %26, dijital cüzdan kullanımı ise %54 seviyesinde.
Biyometrik kimlik doğrulama hızla yayılıyor
Araştırmaya göre 2025’te yolcuların %50’si havaalanlarında biyometrik tanıma sistemlerini kullandı (2024’e göre +%4).
Kullanımın en yoğun olduğu bölgeler Orta Doğu (+%12) ve Kuzey/Latin Amerika ile Asya-Pasifik (+%9) oldu.
Yolcuların %74’ü biyometri kullanmaya açık, %86’sı ise deneyimden memnun.
En sık kullanım alanları ise şu şekilde:
- Güvenlik kontrolü: %44
- Pasaport çıkış işlemleri: %41
- Giriş kontrolü: %35
- Check-in: %29
Veri güvenliği endişesi sürüyor
Katılımcıların %56’sı veri ihlali, %47’si üçüncü taraflarla paylaşım, %40’ı ise verilerin saklama süresi konusunda endişe duyuyor.
IATA, genel güvenlik endişelerinin azaldığını ancak veri şeffaflığı ve kullanıcı kontrolü taleplerinin arttığını belirtti.
Havalimanında hız öncelikli
Yolcuların çoğu “kapıya ulaşma süresinin” kısa olmasını istiyor.
- Sadece el bagajı olan yolcuların %73’ü 30 dakikadan kısa sürede,
- Bagaj teslim edenlerin %78’i 45 dakikadan kısa sürede,
- Özel yardıma ihtiyaç duyanların %90’ı 1 saatin altında sürede kapıya ulaşmak istiyor.
Bölgesel eğilimler dikkat çekiyor
Asya-Pasifik:
Yolcular dijital cüzdan kullanımında dünya lideri (%46 vs %28 global) olurken, kredi kartı kullanımında en düşük orana sahip (%55 vs %72).
Biyometrik kullanımı sık olsa da memnuniyet oranı %46 ile en düşük bölge.
Afrika:
Yolcular “insan etkileşimini” önemsiyor. Havayolu ofisleri ve çağrı merkezleri üzerinden rezervasyon yapanların oranı %11 (global %4).
Bankadan para transferiyle ödeme oranı %38 (global %18).
Seyahat engeli olarak en çok vize maliyetini görüyorlar (%82 vs %72).
Orta Doğu:
Sadakat programı ve hizmet kalitesine bağlılık ön planda.
Yolcuların %85’i biyometrik teknolojiye en yüksek açık grubu oluşturuyor.
Avrupa:
Avrupalı yolcular “geleneksel ve temkinli”.
En çok kredi kartı (%81) ve havayolu web sitesi (%81) kullanıyorlar.
Biyometri kullanımı sadece %41 (global %50).
Latin Amerika ve Karayipler:
Kişisel iletişime önem veriyorlar.
Vize işlemlerini konsolosluklar üzerinden yapan oran %31 (global %22), insan etkileşimiyle bilet alanlar %23 (global %15).
Kuzey Amerika:
Yolcular “konfor ve hız” odaklı.
Uçuş seçimini aktarmasız rotalara göre yapıyor (%81 vs %65 global).
Veri ihlali endişesi ise en yüksek (%61).
Genel memnuniyet: Asya ve Afrika önde
Yolcu memnuniyeti oranlarında Asya-Pasifik (%89) ve Afrika (%89) başı çekerken, Avrupa (%85) ve Kuzey Amerika (%82) takip ediyor.
Latin Amerika’da ise memnuniyet %80 seviyesinde

